'Suretten Sirete, Sözden Öze Doğru Bir Yönelişe İhtiyacımız Var.' |
Hazreti Mevlananın 742. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenlerinin son günü olan Şeb-i Arus, Konya Büyükşehir Belediyesi Spor ve Kongre Merkezinde icra edildi. Programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu, Başbakan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Lütfi Elvan, Kırım Tatar Türkleri Lideri ve Ukrayna Parlementosu Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, bakanlar, Konya Valisi Muammer Erol, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile çok sayıda davetli katıldı. Törende konuşan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Mevlana'nın 742. vuslat yıl dönümüne ilişkin; "Hazreti Mevlana İslamın aydınlık yüzüdür. Böyle bir zatın anma gününde, Hazreti Mevlana'nın neyi temsil ettiğinin farkına varmamızı diliyor, bu programların Mevlana'yı anlamamıza vesile olmasını Cenab-ı Haktan temenni ediyorum" dedi. İNSANLIK BÜYÜK SINAVLARDAN GEÇİYOR Başbakan Ahmet Davutoğlu, Şeb-i Arus gecesinin ülkeye, İslam dünyasına ve insanlığa bereket, huzur, feyiz getirmesi temennisinde bulunarak, her yıl bir araya gelirken, Şeb-i Arus vesilesiyle varlık ve zaman idrakini bir kez daha gözden geçirdiklerini ifade eden etti. Hazreti Mevlana'nın döneminde olduğu gibi bugün de dünyada barbarca zulümler yaşandığını, otoriter rejimlerin halklarına baskı uyguladığını dile getiren Başbakan Davutoğlu, DEAŞ gibi İslam ile irtibatlandırılamayacak terör örgütleri, Müslümanlara ve insanlara zulmediyor. O zaman Hz. Mevlananın muhabbet felsefesini, gönül sesini, ruhundan yükselen o manevi sesini hepimizin bir kez daha duyması lazım. dedi. Hem Türkiyenin hem İslam dünyasının, hem de bütün insanlığın büyük sınavlardan geçtiğine işaret eden Davutoğlu, şunları söyledi: Hazreti Mevlananın felsefesini, Konyada, Türkiyede, İslam dünyasında ve bütün alemde hakim kılmak için gece gündüz çalışacağız. Nefret sözü söyleyenlere muhabbetle mukabelede bulunacağız. Zulmedenlere adalet çağrısında bulanacağız ve bir vuslat günü inşallah bu vazifeyi ifa edenler olarak Rabbimize kavuşmayı niyaz edip dua edeceğiz. MEVLANAYI ANMAK DEMEK, ONU ANLAMAK DEMEKTİR Programdaki konuşmasına "Vefatının 742. seneyi devriyesinde coğrafyamızın ve medeniyetimizin temel sütunlarından olan Mevlana Celaleddin Rumi hazretlerini rahmetle, hürmetle yad ediyorum" diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Mevlana'nın Hak aşkının ve insan sevgisinin derin ve samimi olduğuna işaret etti. Mevlana'nın aşkla, sevgiyle, dostlukla, teslimiyetle birlikte, mücadelenin, umudun, zorlukların üstüne gitmenin de sembolü olduğunu dile getiren Erdoğan, "Hazreti Mevlana'yı anmak demek, her şeyden önce onu anlamak demektir. İnanç dünyamızın diğer sembolleri gibi Mevlana Hazretleri konusunda da suretten sirete, sözden öze doğru bir yönelişe ihtiyacımız var" dedi. Bugün, İslam aleminin başına musallat olan örgütlere baktığımızda hepsinin de Mevlana'nın en önemli temsilcilerinden biri olduğu sevgi medeniyetimizin düşmanları olduğunu görürüz" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "DEAŞ, Boko Haram, Eş-Şebab, El Kaide gibi örgütlerin İslam'a ve Müslümanlara verdiği zararı tarih boyunca pek az düşman gerçekleştirebilmiştir. Müslümanları, Müslüman kisvesi altındaki canilerle terbiye etme projesi maalesef İslam coğrafyasının her köşesinde işliyor, işletiliyor. Bu terör örgütleri, İslam'a ait sembolleri kullanıyor olabilir ama bu onların İslam'ın en büyük düşmanları olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Adaletle zulüm arasındaki farkı, ağaçla dikeni sulamak kadar yakın gören Mevlana'nın o hassas vicdan terazisine bugün tüm insanlığın, özellikle de biz Müslümanların çok ihtiyacı olduğunu özellikle ifade etmek istiyorum. Mevlana'nın dertleri ve sıkıntıları Allah'ın yardımı ve sevgisinin bir işareti olarak tavsif ettiğine işaret eden Erdoğan, "Biz de kendimizin ve tüm Müslümanların yaşadığı bugünleri, Rabbimizin bir imtihanı olarak görüyoruz. İnşallah İslam alemiyle birlikte bu imtihandan başarıyla çıkacak, Allah'ın yardımına ve sevgisine mazhar olacağız. Mevlana Hazretleri gibi yoldaşımızın rengine, şekline değil, maksadına ve azmine bakarak mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi. Umutsuzlukla imanın bir arada olamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunun için Müslümanlar olarak umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Birliğimizi, beraberliğimizi, uhuvvetimiz, kurtuluşumuz yolunda çalışacak, çabalayacak sonra da tevekkül edeceğiz. Tebessümü dahi küfre ve cehalete atılmış bir ok olan biz Müslümanlara yakışan mücadele tarzı işte budur" diye konuştu. PROGRAM SEMA AYİN-İ ŞERİFİ İLE SONA ERDİ Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu ve sanatçı Ahmet Özhan tarafından Türk tasavvuf müziği konseri verildi. Daha sonra araştırmacı Ömer Tuğrul İnançer, Mesnevi'den seçmeler sundu. Program, genel sanat yönetmenliğini Yusuf Kayya'nın yaptığı Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu üyelerinin sema ayin-i şerifi icrası ile sona erdi. Ana Sayfa |